RENKLERİN DİLİ
Renkler önemli mi gerçekten? Her zaman değilse de evet. Örneğin deniz ve gök mavi, ağaç ve çimen yeşil, toprak kahvenin tonlarında, patlıcan mor, domates kırmızı, muz sarı, portakal turuncu, neden?
Bu sorunun cevabı konusunda farklı değerlendirmeler olsa da, ortak noktaları şu, renkler insan için önemli ve insan üzerinde etkili.
Eğer öfkelendi isek, kızarıp bozarırız.
Eğer kin duymuşsak ya da büyük bir kayıp yaşadıysak mosmor kesiliriz.
Eğer utandıysak kıpkırmızı,
Eğer korktuysak bembeyaz,
Eğer yorulduysak kara sarı,
Eğer kötü duygular bizi esir aldıysa kapkara kesiliriz.
Eğer bebek gibi masum duygular sarmışsa yüreğimizi, pembeleşir.
Eğer sevinç kaplamışsa yeşerir, çiçek açarız sanki.
Yani renkler içimizde, yüzümüzde, yanımızda, yöremizde, elimizde, evimizde, dünyamızda, ahiretimizde, hep bir anlam yükü ile karışımıza çıkıyor. “Ya Rahmân; öyleyse biz kulların acizliğimizi itiraf ederek senden, yüzü kararanlardan değil, ağaranlardan olmayı diliyoruz.”
el-Muhyi olan Rabbim! Hayatımızdan tüm kötü renkleri sen gider ve bizi renkli, canlı, umutlu eyle. Âmin!
Hatice Dilek Öztürk “Sarp Yokuş adlı kitabıdan alınmıştır”