Düşünmatik-28
Dedi: İnsanoğlu ne garip hep mutlu olup, mutluluk devşirmek istiyor değil mi?
Dedim: Doğru ama nesi garip, çok insani bir istek değil mi?
Dedi: Fakat mutluluk bir ateş böceğinin parlayan ışığı kadar çabucak göz kırpıp gitmedi mi hep?
Dedim: Evet ama burası Dünya, kalıcı mutluluk zaten mümkün mü ki?
Dedi: Tam da bunun için mutlu muyum diye yüreğimi yormak yerine, mutmain miyim diye sormayı yeğliyorum. Bu düşünceler bana; kim olduğumu, nerede olduğumu düşündürüp, doğru tespitler yapabileceğim bir duygu durumu ve şuur kazandırıyor. Ve ben yapmam gerekeni daima istikrarla yaptığım her dem, kendimi kuşlar kadar hür, neşeli ve umutla O’na kanat çırparken, çok hoş hislere bürünmüş bir ruh haline giriyorum.
Dedim: Bu müthiş bir bakış açısı. Ama kolay olmasa gerek.
Dedi: İyi gün ya da kötü gün ayrımı yapmadan, iyi kul, salih kul, has kul olmayı başardığım her an bil ki O kolaylaştırıyor.
Dedim: Öyledir mutlaka. Yoksa biz insan olarak aciz ve zayıf düşüyoruz değil mi çoğu zaman?
Dedi: Evet onun için değil mi sık sık ‘La havle velâ kuvvete illa billah’ deyişlerimiz. Yoksa ne içtiğimiz suya, ne aldığımız havaya, ne üzerinde yürüdüğümüz toprağa malik biz değiliz ki değil mi?
Dedi: Haklısınız. Anlıyorum ki artık benim görevim bana düşeni yapmak, yaparken hoşnut olmak ve bu hal üzere huzura çıkabilirsem, hoşnut edileceğimden de emin olmak.
Dedim: Evet Rabbim beni, kardeşimi ve yüreği senin için çarpan kardeşlerimi bu hal üzere huzuruna çağır. Amin.
16 Ekim 2022
20 Rebiülevvel 1444
Hatice Dilek Cengiz
www.huzuryasamkocu.com