BEN KİMİM?
Benlik sahibi olmakla yani içinizdeki “Ben”i bulmaya çalışmakla geçer bir ömür. Ama bilirsiniz ki, arayanlar bulur. Öyleyse sevgili gençler, belki de ilk yapmamız gereken “beni,” içimizdeki bize ait o en özel şifreyi bulmaktır. Ve sonra kozmik bilinçte ne ifade ettiğimizi anlamaya çalışmaktır.
Aslıda hepimiz biriz, biriciğiz. Tıpkı matematiksel işlemlerde “elde var bir” dediğimiz gibi önce “elde var ben” diyebilmeyi öğrenmeliyiz. Çünkü beni bana yar etmek için önce beni keşfetmeli sonra sıfırlar veya daha büyük rakamlar eklemeliyiz sağına. Fakat ille de sağına. Çünkü sola eklenen sıfır ya da diğer rakamların ne anlamı olabilir ki; eğer ortada izzetle duran bir ben yoksa. Sonra bir hedef belirlemeli ki, aslında genetik kodlarımız o hedefe kitlenmiş durumda. O şifreyi çözmeli, şifre bu, zor, çözemem dememek için bir rehberden yardım almalıyız.
İşte biz, işte dünya; Hodri Meydan. Küçücük bir dünyadan, ana rahminden, kocaman bir dünyaya bırakılan türünün biricikleriyiz hepimiz. Ağlayarak doğduğumuz, baş aşağı başlayan serüvenimizde, ayaklarımız üzerinde doğrulmayı ve “Ben O’na gidiyorum, mutluyum, hoşnudum, siz de ardımdan gelin!” demeyi bilmeliyiz. Biz iz bırakmalıyız ardımızda. Gölge hayatlarla değil, gerçek kanıtlarla “görev tamamlandı” diyebilmeliyiz. Ve yepyeni bir âleme, bu kez pırıl pırıl parlayan bir çehre ile “Ben geldim, ben zaten sana geleceğimi biliyordum Rabbim” diyebilmeliyiz dimdik ayakta.
Öyleyse işte size uzun gibi görünen kısa hayat yolculuğunda temel ihtiyaç listesi;
- Rabbim; beni bana veren.
- Peygamberim; benim biricik rol modelim, örneğim, rehberim, eğitmenim, öğretmenim, liderim.
- Kitabım; tüm sınırlı aklımın sınırlarına indirgenmiş dosdoğru bilgiler.
Vizyondan kalkması mümkün olmayan, kesin yaşanmış ispatlanmış ilahî kanunlar.
4. Ve ben!
Hatice Dilek Cengiz